• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/halilakpinar
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=05056611119
  • https://www.twitter.com/halilakpinar
  • https://www.instagram.com/halilakpinar1453
  • https://www.youtube.com/channel/UCz-evvQhDvbJLw5bg_A8P1Q
Üyelik Girişi
MUHTEVA
Site Haritası

Custom Search

Şevket Bulut Hikâyeleri Üzerine

Şevket Bulut Hikâyeleri Üzerine
Hasan ŞAHMARANOĞLU
“Sarı Arabalar” Şevket Bulut’un yayınlanan üçüncü eseri. İlk eseri “Gönül Defterim” adıyla şiirlerini, ikinci eseri “Al Karısı” adıyla küçük hikâyelerini meydana getirir. Üçüncü eseri olan “Sarı Arabalar” yine iki küçük hikâyesinden olmuştur.
Şevket Bulut, hikâyeciliğe şairlikten geçmiştir. Yıllarca Halk Edebiyatıyla uğraşmış; halk hikâyelerini, halk şiirlerini en ince noktalarına varıncaya kadar incelenmiştir. Ayrıca halk tarzında güzel şiirler de yazmıştır. Çeşitli şairlerle atışmalara girişerek “taşlama” ve “atışma” dalında güzel örnekler vermiştir.
Şevket Bulut halk çocuğu olduğu ve köyden çıktığı için halkın dertlerini hiç kimse onun kadar derinlemesine bilemez. Görevi gereği on beş yıldır köy köy dolaşmakta, köyden ve köylüden kopmamaktadır. Diğer düzmece bazı yazarlar gibi halkın meselelerine vagon penceresinden bakıp kaleme sarılmamaktadır.
Şevket Bulut’un hikâyeleri araştırmacılar için zengin bir folklor kaynağıdır. Halkın dilini, gelenek ve göreneklerini, inançlarını bozmadan yansıtmaya çalışır. Yerine göre, rivayetlerden, efsanelerden, masallardan da yararlanır. Güneydoğu Anadolu ve Kilis’in birçok kelime ve deyimleri hikâyelerinde yer almıştır. Okuyucuyu sıkmadan şive taklidi de yapar. Fakat bunu çok ustaca yaptığı için, hikâyelerinde hiçbir zorlama yoktur.
Şevket Bulut’un bir özelliği de Ömer Seyfettin’den sonra duraklayan milli ve gerçekçi hikâye çizgisini sürdürmesidir. Refik Halit ve Ömer Seyfettin dışında hiçbir hikâyeci milli bir çizgiye ulaşamamıştır. Solcu birçok yazarda, ideoloji önde gelir… Halkın inançlarıyla alay edilir... Yazılanlar; dili yönüyle olsun üslup yönüyle olsun, “Elit” tabaka için yazılmıştır... Bu yazarlar, halkla hiçbir köprü kuramazlar. Bulut’un yazdıkları ise, herkes tarafından sevilip okunmaktadır, Realist bir üslubu olmasına rağmen, halkın törelerine, duygu ve düşüncelerine, inançlarına bağlı kalır. Anadolu gerçeklerini dile getirirken; Marksist bir görüşe saplanmaz. Onun kavgası, sahte aydınlarla, kendini beğenmiş yöneticilerledir. Her hikâyesinde Anadolu insanının bir yarasına parmak basar. Fakat bunu yaparken, çirkin sefalet tabloları çizmez. Kalemi, sınıf edebiyatı çağırtkanlığı yapan yazarlar gibi çirkefe saplanmaz. İyiyle kötü, acıyla tatlı, zenginle yoksul hikâyelerinde yan yanadır. Kişileri canlı ve sevimlidir. Hisar’da yayınlanan “Hastalık”, “Eşkiyanın Kanunu”, “Baba ile Oğul”, “Yasin Tulumu”, gibi hikâyeler, gerçekten her yönüyle başarılı hikâyelerdir. “Sarı Arabalar”daki “Oynaş”, “Kezzap”, “Şeyhin Minderleri” “Sarı Arabalar”, “Yalnız Mezar”, “Al Karısı”ndaki “Sığıntı” «Kuyruğu Kesilen At”, “Öfkeli Mayın”, “Bıçak” gibi hikâyeler kolay kolay unutulmayacak güçtedir.
Şevket Bulut’un hikâyelerinin diğer bir özelliği de kolay okunur olmasıdır. İlkokul çağındaki çocukla yetişkin bir insan bu hikâyeleri okuyabilmektedir.
Üslûbunun akıcı olması, sade bir Türkçeyle yazması, konuların orijinalliği kolay okunurluğu sağlayan etkenlerdir. Bulut’un üslubu sadedir; fakat basit değildir. Bu sadeliğe erişmek için çok çeşitli kalem denemeleri yaptığını biliyoruz.
Şevket Bulut, yazdığı hikâyelerle klasik hikâye anlayışına bağlı kalmaktadır. Sağlam biri konu özellikleri çizilen kişiler zaman ve mekân, başı ve sonu olan hikâyeler, yer yer entrika ve sürpriz kısa kısa konuşmalar sıkıcı olmayan tasvirler hikâyelerinin belli başlı özellikleri arasındadır. Belli bir çevreyi işlemesine rağmen “mahallilikten” yakasını sıyırmakta, millî bir çizgiye ulaşmaktadır.
Aksayan yanlarına gelince, bazı hikâyelerinde fazla şive taklidine kaçmaktadır. Bazı hikâyelerinde ise, kısa hikâye boyutunu aşmaktadır. Kısa hikâye; bir anın; bir hayat parçasının dile getirilmesidir.
Sayfalar uzadıkça okuyucu sıkılır. Aslında kısa hikâye “Rubai” kadar zor yazılan bir sanat dalıdır. Roman gibi şişirmeye gelmez. Bazen bir tek cümle koca hikâyeyi mahveder. Bu bakımdan hikâyede zaman, mekân ve kişiler çok önemlidir. Fazla tasvirlerle, uzun cümlelerle okuyucu sıkılmamalıdır.
Sonuç olarak diyebiliriz ki, Şevket Bulut hikâyeciliğimize yeni ve milli bir hava getirmiştir. Sanat anlayışıyla, sağlam inancıyla Türk halkının özlemini duyduğu bir hikâyeci idi…
Genç yaşta aramızdan ayrılan bu hemşehrimize Allah’tan rahmet dilerim…
 http://kiliskentgazetesi.page.tl/-Hasan-Sahmaranoglu--h-nun-diger-yazilari.htm
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam210
Toplam Ziyaret3693854
VİDEOLAR
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.222232.3513
Euro35.110935.2516
Takvim